Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Türkçe Ders Notları

Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:24 pm

DİL (LİSAN)

* Dil sürekli değişir, doğar, ölür. Toplumlar arasında iletişim sağlar. Bir varlıktır.
* Bir dilin en küçük birimi 'ses'tir. Harfler sesler için kullanılan sembollerdir. Harflerle dilin kuralları arasında bağlantı yoktur.
* Dil inkılabının mimarı edebiyatçılar, harf inkılabının mimarı ise devlet adamlarıdır.
* Dilbilimciler kural koymaz, var olan kuralları tespit edip adlandırırlar.
* Dille ilgili bazı bilgilere kutsal kitaplardan ulaşılabilir.
* Kelime köküne yapım eki eklenerek yeni kelimeler oluşturulabilir.
* Düşünce anadillerle olur.
* Yöreler arasında şive farklılıkları olabilir.

KÜLTÜR
Bir milleti ifade eden özelliklerin tümüne birden kültür denir. Coğrafya ise kültürün bir parçasıdır ve kültür üzerinde etkilir. Müzik, tarih, mimari, genel olarak tarihsel birikimlerin tümü kültürün parçalarındandır.
Kültür farklılıkları milletin diline yansır. Kültürdeki her şey dilde de yer alır. Farklı bir dil öğrenilirken o dili konuşan milletin kültürü de öğrenilir, kimi zaman öğrenen kişi tarafından benimsenebilir. Dil öğrenimi kültür değişimine de neden olabilir.
Dil, kültürü geçmişten geleceğe taşır. Milleti bir arada tutan şey dil ve kültürdür.
YANLIŞ KULLANILAN KELİMELER
Günümüzde bazı kelime genellikle yanlış kullanılıyor. Birçok kitapta ve yayında bu görülmektedir. Bu konuda son söz ise Türk Dil Kurumuna aittir ve kurumun güncel bir imla kılavuzuna başvurmak gerekir.
YANLIŞDOĞRU YANLIŞDOĞRUsarmısaksarımsak ("sarımsı ak") espiriesprikontürkontör bir biribirbiribisküitbisküvi bir çokbirçoksandüviçsandviç bir kaçbirkaçşarzşarj birşeybir şeykatlkatil herşeyher şeybazanbazen herhaldeher haldeegzostegzoz büyük başbüyükbaşpoaçapoğaça büyükannebüyük anneşohbenşofben büyükbababüyük babamakinamakine tabiitabi (doğrulama anlamında ise)
YERYÜZÜNDEKİ DİLLER VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ
Tüm diller bir dil ailesine mensuptur. Türkçe ise Altay dil ailesindendir. Dil ailelerinde köken ortaklığı vardır.
YAPI BAKIMINDAN DİLLER
1) Eklemeli diller: Türkçe.
2) Tek heceli diller: Çince, Japonca.
3) Çekimli diller: Arapça, Fransızca, Hint-Avrupa Dilleri.
(Düzeltildi: Ziyaretçi bir hocamızın saygıdeğer uyarıları dolayısıyla İngilizceyi Eklemeli Diller grubundan kaldırdık.
* İngilizce, ek kullanır, ancak sözcük türetme karakteri eke dayanmaz.
* Hint-Avrupa Dilleri, çekimli diller kategorisindedir.)
Türkçede ses yazımı esastır. Tek heceli dillerde ise heceler ayrı olarak yazılır.
Türkçeye yapı ve köken bakımından en yakın dil Moğolcadır.
Türkçede ön ek yoktur. Dilimiz sondan eklemelidir. (“Oto” ön eki dilimize sonradan giren bir ön ektir ve benimsenmiş olup kullanımı yanlış değildir.)
Bir ifadenin ek olabilmesi için her zaman aynı şekilde yazılması gerekir. Türkçede ön ek yerine bazı pekiştirme ifadeleri vardır:
yem-yeşil
sap-sarı
kap-kara
ap-ak
pes-pembe

gibi kelimeler için öndeki ekler pekiştirme ifadesi olarak kabul edilir. Zira görüldüğü gibi bu eklerin hiçbiri aynı harflerden oluşmuyor.
Ek Bilgiler:

Ünlü ile biten heceler açık hece, ünsüz ile biten heceler kapalı hecedir.

Nedim aşk şairidir. Patrona Halil İsyanında damdan atlarken düşüp ölmüştür.

III. Selim edebiyatçı, şair, musiki ustasıdır. Cariyesine aşık olmuş. İyi bir yönetici değildi.

Hiciv ustası Nefi’nin ünlü dizeleri:
Tahir Efendi bana kelp demiş
İltifatı bu sözde zahirdir.
Maliki mezhebim benim zira
İtikadımca kelp tahirdir.
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:25 pm

TÜRK DİLİNİN GELİŞİMİ VE TARİHİ DEVİRLERİ
Eski Türkçe (ms. 7-13. yy.) (Göktürk, Uygur)

* Kuzey-Doğu Türkçesi
o Kuzey (Kıpçak) Türkçesi
o Doğu (Özbek) Türkçesi
* Batı Türkçesi
o Eski Anadolu Türkçesi (13.-15. yy.)
o Osmanlı Türkçesi (15.-20. yy.)
o Türkiye Türkçesi (1908’de Meşrutiyet ile başlar.)


AĞIZ ŞİVE LEHÇE

Ağız: Ülke içinde aynı dilin farklı konuşma şekilleridir. Yörelere göre söyleyiş farklılıkları vardır ama yazılış aynıdır. Ayrıca bazı isimler farklı kelimelerle ifade edilebilir. (kız yerine kızan, yüzmek yerine çimmek gibi.)

Şive: Bir dilin, tarih içerisinde takip edilebilen dönemlerinde ayrılabilen kollarıdır.

Lehçe: Dilin tarih içerisinde takip edilemeyen dönemlerinde ayrılmış kollarıdır. (Çuvaş ve Yakut Türkçeleri gibi.)

Günümüzde ağız, şive ve lehçe gerçek anlamlarını kaybetmiştir ve bunlar genel olarak lehçe şeklinde adlandırılmaktadır.

Dili koruyan şey yazıdır. Fakat dilde gerçekleşen değişiklikler yazıya hemen yansımaz.

YABANCI DİLLERDEN GELEN KELİMELER

Yabancı dillerden alınan kelimelerin kabul görmesi için üç şey gerekir:

Zaman: Kelime ancak zaman içinde yaygınlaşabilir.
Kısalık, uzunluk: Kelimenin mümkün olduğu kadar kısaltılması gerekir. Tabii birleşik kelime de kullanılabilir.
Anlam: Yeni karşılığın anlamı işlevle doğrudan ilgili olmalıdır.

ÖRNEK KARŞILIKLAR

Dilimize girebilecek yabancı kelimelere karşılıklar verilirken tanım yapmaktan ve tarif etmekten kaçınmak gerekir. (Örneğin ‘buzdolabı’ adının buz ile dolu bir dolap yerine, bize yiyeceklerimizi sakladığımız ev eşyamızı anımsatması gibi.)

Aşağıdaki tabloda bulunan bazı örnek karşılıklar TDK kaynaklarından alınmıştır.
yabancı kelimekarşılıkklima iklimlendirici fotokopi tıpkı çekim, fotokopya sit-com durum komedisi zapping geç geç leasing kiralama broker aracı rötar gecikme bodyguard koruma (görevlisi) makroekonomi bütüncü ekonomi mikroekonomi birimci ekonomi parametre değişken. portföy cüzdan, el. (TDK “cüzdan” olarak öneriyor. Ekonomideki karşılığı bence "el" olabilir.) asimptot tanımsızlık doğrusu/çizgisi/teğeti. (TDK kaynaklarında bir karşılık bulamadım. Ben bu karşılığı veriyorum.) standart genellik. (TDK standart kelimesini benimsemiş görünüyor. Türkçe hocamız TDK’ya uyma mecburiyetinde olduğumuzu söylese de “genellik” karşılığını kullanmamızda bir sakınca yoktur her halde!) anchorman, ceo ana haber sunucusu, ilk adam. (Bu kelimeye “ilk adam” karşılığını veriyorum. TDK’nın uygun gördüğü “ana haber sunucusu” bence iyi olmamış. Bu karşılık “ceo” için de kullanılabilir. Ama tabii ki TDK’ya uymak zorundayız.)

Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:25 pm

NOKTALAMA İŞARETLERİ

1) Tarih ve saat yazarken araya yalnızca nokta koyulur.
23.12.2002 20.00 (“:” işareti olmamasına dikkat)
23 Aralık 2002
2) Deyimleşen bazı kısaltmalarda harfler arasında nokta kullanılmaz. (Bunlar günlük dilde neredeyse kısaltma yerine normal bir isim gibi kullanılıyorlar.)
TBMM, DSİ, TEK
3) Tamamı büyük harfle yazılan kısaltmalara ek gelirken okunuş esas alınır. Küçük harfle yazılanlar için ise kısaltmanın açılımı esas alınmalıdır.
TEK’in
DSİ’nin
ASELSAN’ın
kg.ın
cm.nin
4) Kabul ve ret sözlerinden sonra virgül kullanılır.
Hayır, bugün kimse gelmedi.
Tabi, bugün geldi.
5) Hitaplardan sonra virgül kullanılır.
Arkadaşlar, dilini bilmeyen bir millet yok olmaya mahkumdur!
Sevgili arkadaşım, ...
6) Ara sözler iki virgül ya da iki tire arasına alınır. Her iki işaret de kendinden önceki kelimeyle birleştirilir.
Kardeşim, İstanbul Üniversitesine giden, çok zekidir.
Kardeşim- İstanbul Üniversitesine giden- çok zekidir.
7) “Ve”, “Veya” öncesinde virgül ya da başka bir işaret olmaz.
Cool İkilemelerden önce virgül ya da başka bir işaret olmaz.
9) “vb.”, “vs.” öncesinde virgül olmaz.
10) Virgülle ayrılmış bölümler içeren farklı grupları ayırmak için noktalı virgül kullanılır.
Gel dersin, gelmez; git dersin, gitmez.
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.
Sabahtan beri bekliyorum; ne gelen var, ne giden.
11) Açıklama yaparken iki nokta üst üste işareti kullanılır.
12) İki nokta üst üste işaretinden sonra örnekler sıralanıyorsa küçük harfle, cümle yazılıyorsa büyük harfle başlanır.
13) Maddeler sayıldıktan sonra üç nokta kullanılır.
14) Alıntılarda üç nokta kullanılır.
15) Eksiltili cümlelerde üç nokta kullanılır.
O kadar sevinçliydim ki...
16) Yazılması uygun düşmeyen şeyler olduğunda üç nokta kullanılır.
Küfrederek ... dedi!
17) Soru işareti yalnızca gerçekten soru anlamı olan cümlelerde kullanılır.
Adınız?
Adam sordu: Adınız?
Okula geldi mi, gelmedi mi hatırlamıyorum.
18) Şüphe ifadesini belirtmek için parantez içinde soru işareti kullanılır.
Hayırlı(?) evlat.
19) Alay ifadesini belirtmek için parantez içinde ünlem kullanılır.
Çok zekidir(!) kendileri.
20) Adres bilgilerinde il ve ilçeyi ayırmak için bölü işareti kullanılır.
Beykoz / İSTANBUL
21) Doğum ve ölüm tarihlerini belirtmek için parantez kullanılır.
Yunus Emre (1240?-1320)
TIRNAK İŞARETİNİN KULLANIMI

Tırnak içindeki ifade ayrı bir cümle imiş gibi yazılır:
Bana “Bugün okula gelmeyeceğim.” dedi.

Eser adları tırnak içinde yazılır:
”Çalıkuşu”nun tasvirleri.

Vurgulama için de tırnak kullanılabilir:
Bugünkü “ekonomi”nin sorunları ..

Çift tırmak içinde iken gerekli hallerde çift tırnak yerine tek tırnak kullanılır.

KESME İŞARETİNİN KULLANIMI

Kısaltma ekleri kesmeyle ayrılır.
TBMM’nin
TEDAŞ’ın
TDK’dan

Kısaltmalar nokta ile bitiyorsa kesme kullanılmaz.
Alm.nın
İst.un
İng.nin
vb.leri

Yabancı özel isimlere gelen yapım ekleri kesmeyle ayrılır.
Bordaux’lu

Özel isimlere gelen ünvanlardan sonra kesme kullanılmaz.
Ayşe Hanımın
Recep Dayıdan
Hasan Bey'in (Kafadaki beyin değil tabii. Bu tür şüpheli durumlar olduğunda, şüpheyi gidermek için kesme işareti kullanılabilir diye düşünüyorum. Harflerin üzerinde yalnızca gerekli hallerde düzeltme işareti (^) kullanılması gibi.)
Kurum ve kuruluş adları açık halleriyle yazılırken kesme kullanılmaz.
Marmara Üniversitesinin
Türk Dil Kurumunda

Bazı çoğul ekleri kesmeyle ayrılmaz.
Türkçenin kökeni 10 bin yıl öncesine dayanır.
Ahmetlere gidiyoruz.

Türemiş özel isimlere gelen ekler kesme ile ayrılmaz.
Türkçenin
İngiliz’in
İngilizcenin

Düşen sesler için kesme işareti kullanılır.
Karac’oğlan
N’oldu?
N’apıyorsun?

Bazı eski kelimelerle birlikte kesme işareti kullanılır. Bu kelimeler kesme ile birlikte kalıplaşmıştır. Kur’an gibi.
kat’î
cüz’î
kıt’a
neş’e (zamanla değişip “neşe” oldu.)
san’at (zamanla değişip “sanat” oldu.)

Sonu uzatılan bazı kelimelerde kesme kullanılmaz.
bayibayiibayisicamicamiicamisisanayisanayiisanayisi
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:25 pm

DÜZELTME İŞARETİNİN KULLANIMI

Düzeltme işareti (^) yalnızca anlamdaki belirsizliği ortadan kaldırmak gerektiği durumlarda kullanılır.

“Neden hala gelmediler?” cümlesinde “hala”nın babanın kız kardeşi olan akrabayı ifade etmediği açıktır. Bu durumda “şimdiye kadar” anlamına gelen “hâlâ” için “a” harflerinin üzerinde düzeltme işaretlerini kullanmaya gerek yoktur. Zira okuyucu burada şüpheye düşmez.

“Hala hâlâ gelmedi.”
Bu işe vâkıf oldu.

Nispet i’leri genelde düzeltme işaretiyle, "î" şeklinde yazılır.
iktisadî
askerî
ilmî
resmî
cüz’î

Aynı yapıya uymasına rağmen diğer kullanımının karşılığı olmadığı için “reklam”daki a düzeltme işaretli değildir.

reklâm => reklam

(Harflerin üzerindeki bu tür işaretleri bilgisayarda yazabilmek için, önce Alt Gr (veya bazı harfler için Üst Karakter - shift) tuşu basılı iken, düzeltme işaretinin bulunduğu tuşa basın, sonra elinizi tuşlardan çekip ilgili harfi yazın. "î" için önce [ÜstKrkt ^ ], sonra "i". "ã" için önce [Alt Gr ~ ], sonra "A" gibi...)

YAZIM KURALLARI

Büyük/Küçük Harfler:

Her türlü özel isim büyük harfle başlar.
Özel isimlerle birlikte kullanılan ünvan ve takma adlar büyük harfle başlar.
Ali Dayı, Ayşe Teyze
Akrabalık ifade eden kelimeler küçük harfle başlar.
Ayşe ablamlara gittik. (Yukarıdaki “Ayşe Teyze” akrabalık ifadesinden ziyade kişiyle özdeşleşmiş bir isimdir.)
Gezegen adları büyük harfle başlar.
Sen hiç Ay’a ayak bastın mı?
Özel isimlerle birlikte kullanılan yer ve yön ifadeleri küçük harfle başlar.
Yarın Avrupa’nın kuzeydoğusundan gelen bulutlar Marmara'yı etkileyecek.
Yarın Kuzeydoğu Avrupa'dan gelen bulutlar Marmara'yı etkileyecek.
("Marmara" yerine "Marmara Bölgesi" olursa nasıl yazılacak?)
Özel isimlerin kısaltmaları da büyük harfle başlar.
İst.
Ank.
Sayı ile başlayan cümlerlerden sonra küçük harfle devam edilir.
2002 yılında İstanbul’a geldik.
Alıntılar büyük harfle başlar.
Adreslerdeki mevki adları büyük harfle başlar.
Yenice Cad. Karaca Sok.
(Bunun gibi uzun adres tanımlamalarında kısaltmalardan sonra virgül koyulmuyor: “Yenice Cad., Kara Sok.” ifadesi yanlıştır.)
Ay adları yıl ile birlikte kullanıldığında özel isim olarak kabul edilir ve büyük harfle başlar.
2002 Ağustos’unda İstanbul’a geldik.
Ben ağustos aylarını çok severim.
Gün adları tarih açıkça yazıldığında büyük harfle başlatılır.
10 Ağustos 2002 Cumartesi günü İstanbul’a geldik.
En sevdiğim gün cumartesidir. O gün tatildir ve önümüzde bir tatil günü daha vardır. (Bir de cumartesi günü çalışanlara sormak lazım!)

Harf/Ses Değişimleri:

“başlıyan”, “gelmiyen” gibi kullanımlar yanlıştır.
başlıyan => başlayan
gelmiyen => gelmeyen
Özellikle sayılar yazılırken ünsüz uyumuna dikkat edilmelidir. Söyleyiş esas alınmalıdır.
1985’de => 1985’te
2002’de
bantı => bandı
Windows’da => Windows’ta
Bazı kelimelerde zamanla harf değişimi olmuştur. (Özellikle “Ğ” harfi yerine “V” kullanılmaya başlanmış.)
döğmek, dövmek
öğünmek, övünmek

dakka => dakika

“Ki” Bağlacının Kullanımı:

Cümle başında “ki” olmaz.
... Ki bu benim için çok önemlidir. / YANLIŞ
Sahiplik belirten “ki” bitişik yazılır ve sahiplik (iyelik) ekidir. Bunun dışında olan edattır ve ayrı yazılır.
Varsayalım ki seninki gelmedi.
“Ki” bağlacının kullanımı aslında Türkçeye aykırıdır ve bu tür cümleler anlam bozulmayacak şekilde düzeltilmelidir. Dönüştürme işlemi şuna benzer yapılmalı:
Sen Türkçe derslerine girdin mi ki bu konu hakkında yorum yapıyorsun!
yerine
Sen Türkçe derslerine girmediğin için bu konu hakkında yorum yapamazsın! Sen Türkçeyi ne kadar biliyorsun?
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:25 pm

AYRI VE BİRLEŞİK YAZIM
Birleşen kelimeler gerçek anlamını koruyorsa ayrı yazılır.
İmambayıldı (İmam gerçekten bayılsa idi “İmam bayıldı” olurdu.)
Hanımeli (Bir hanıma ait el olsaydı “Hanım eli” olurdu.)
Kuşkonmaz (Kuşun konması ile ilgisi yok yani)
Ağaçkakan (Ağaç kakmak diye bir deyim yok. Her halde bu yüzden özel isim haline gelmiş bu hayvanın adı bitişik yazılıyor.)
Vurdumduymaz
Dedikodu
Olağanüstü
Birtakım
Hava yolu (Bitişik yazılmaz.)
Ses düşmesi olduğunda kelimeler birleştirilir.
Pazartesi
Kaynana
Sabretmek
Sarımsak
Ses türemesi olduğunda kelimeler birleştirilir.
Hissetmek
Affetmek
Kalıplaşmış kelimeler birleştirilir.
Milletvekili (Yukarıda anlamını bozmadığı için ayrı yazılması gerektiğinden bahsedilmişti. Burada ifadenin kalıplaşmış olduğuna dikkat. “Hava yolu” da kalıplaşmış ama neden ayrı yazılıyor?)
İkilemeler ve birleşik kelimeler arasında yalnızca bir adet boşluk vardır. (DİKKAT!)
el ele
peş peşe
art arda
yan yana
birbiri (Ama “birbiri” ayrı yazılmıyor nedense?)
Pekiştirilmiş kelimeler ayrı yazılmaz.
masmavi
pespembe
bembeyaz
apak (“ak”ın pekiştirilmişi)
Bazı kelimelerden sonra getirilen “sıra” ifadesi ayrı yazılır. (DİKKAT!)
peşi sıra
ardı sıra
aklı sıra
Bazı kelimelerden sonra getirilen “hane” ifadesi bitişik yazılır ve “h” korunmalıdır.
postane => postahane
pastane => pastahane
hastane => hastahane
dersane => dershane
yemekhane
“Ev”, “Ocak” ile biten yer adları ayrı yazılır.
doğum evi
sağlık ocağı
huzur evi
aş evi (Peki “yemekhane” bitişik de “aş evi” niye ayrı?)
Yardımcı fiillerle oluşturulmuş özel birleşik fiiller ayrı yazılır.
yapabilmek
düşeyazmak
Ara yönler bitişik yazılır. (Bunun adı ise “ara yön” şeklinde ayrı olarak yazılıyor.)
kuzeydoğu
güneybatı
Şahıs isimleri ile oluşturulmuş yer adları bitişik yazılır.
Sultanahmet
Bayrampaşa
Açık yazılan sayılardaki kelimeler ayrı yazılır.
iki bin yirmi üç
Sayı ile başlayan kişi adları romen rakamı ya da normal rakamlarla başlatılır.
II. Selim
III. Murat
4. Mehmet
Üleştirme ekleri bitişik yazılır. Rakamlarla birlikte üleştirme eki kullanılmaz.
on beşer
6’şar (YANLIŞ!) => altışar


Yabancı dilden gelen bazı kelimeler için “-ua-“ yerine “-uva-“, “-ia-” yerine “-iya-“ kullanılır. (Ama TDK’nın 2000 yılına ait sözlüğünde hocanın dediği gibi değil. Her halde son söz TDK’nındır. )
Yabancı KelimeTDK SözlüğüTürkçe Hocamızaksesuaraksesuaraksesuvarkonservatuarkonservatuvarkonservatuvardializdiyalizdiyalizrepertuarrepertuar-
Türemiş özel isimlere getirilen ekler kesmeyle ayrılmaz.
İstanbullunun
İstanbul’un
Türkçeyi
Türk’ü
İngilizcenin
İngiliz’in

ANLATIM BOZUKLUKLARI

Dört tür anlatım vardır:
Öznel anlatım: Kişiye göre değişen. Subjektif.
Nesnel anlatım: Kişiye göre değişmeyen. Objektif.
Doğrudan anlatım
Dolaylı anlatım:
“Ne kadar zekisin!”
“O dün bana bugün okula gelmeyeceğini söyledi.”
“Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş.”


YANLIŞ: “Ne sen, ne de ben bulamayız o günleri.”
DOĞRU: “Ne sen bulursun, ne de ben o günleri.”

YANLIŞ: “Dünden itibaren”
DOĞRU: “Dünden beri.”
DOĞRU: “Bugünden itibaren.”

Sınav kazanılmaz, geçilir.
YANLIŞ: “Sınavı kazandı.”
DOĞRU: “Sınavı geçti.”

* “Bu ay sizlerden gelen okur sorularını yanıtlıyoruz.” (Bir bilgisayar dergisinden.)
* “İkinci sürprizimiz Monitör Eki’miz.” (Aynı dergi.)
* “Bunun sebebi neden kaynaklanıyor?” (Derste bir hocamız)
* “... oladabilir.” (Derste başka bir hocamız)
* “Bir aşağı, bir yukarı çıkıp duruyorum.” (Aşağı da çıkmaya çalışan birinden!)
* “Arap dünyasının sanatçıları Irak halkı ile olduklarını belirlemek için gösteri düzenledi.” (Bir TV kanalı. “Belirtmek” ya da daha iyisi “göstermek” olmalı.)
* “Amerikan askerleri kadınlarımıza nasıl dokanabilir.” (Aynı TV kanalında bir çeviri.)
* “Bu savaş umulduğundan daha kanlı olacak.” (Bir TV kanalımız savaşın az da olsa kanlı olmasını ümit ediyor!)
* “Yeni bir tanığın dinlenmesini talep etmek istiyorum.” (Yabancı filmdeki kahramanımız dilemeyi arzuluyor! Belki de istemeyi diliyordur!)
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:26 pm


DİLEKÇE NASIL YAZILIR

Öncelikle dilekçeyi vereceğiniz makamın ünvanını tam olarak öğreniniz. Aksi halde hiç kimse dilekçenizi işleme koymak zorunda değildir ve itiraz hakkınız olmayabilir. Bazı kurumlar işi kolaylaştırmak için dilekçe metinlerini kendileri çoğaltıp sizden sadece boşlukları doldurmanızı da isteyebilirler. (Önceleri bazı kurumlar, dilekçenin hitap ettiği kurum adının doğru yazılmadığı durumlarda genellikle dilekçeyi geri çevirirdi.)
Dilekçenizi teslim ederken, daha sonra sonucunu kısa sürede öğrenebilmeniz için verdiğiniz belge kayıtlara geçirildikten sonra kayıt numarasını, dilekçeyi verdiğiniz sekreterlikten/bürodan isteyebilirsiniz. Yoğun iş yükü olan dairelerde bu bilgiyi mutlaka öğrenmeniz gerekebilir. Dilekçeyi verdiğiniz tarihi de bir yere not etmeniz faydalı olabilir.
* Dilekçe A4 boyutundaki bir kağıda yazılır.
* Yalnızca siyah veya lacivert tükenmez kalem kullanılır. Bilgisayarda yazılacaksa siyah renkli çıktı yeterlidir. (İdari yazışmalarda olağanüstü bazı durumları belirtmek için kırmızı renk kullanılabilir.)
* Kenar boşlukları, sol ve üst taraftaki boşlukların, karşılarına gelen taraftakilerin iki katı genişliğinde olacak şekilde ayarlanır. Yani sol 2 cm. ise sağ 1 cm., üst 3 cm. ise alt 1,5 cm. olarak ayarlanır.
* Genel kısaltmalar dışında kısaltma kullanılmaz.
* Dilekçe yalnızca makamlara hitaben yazılır. Kişilere hitaben dilekçe yazılmaz.
* Üst makam alt makamdan isterken rica eder, alt makam ise üst makamdan isterken arz eder. Vatandaşlar yalnızca arz eder.
* Arz etmek zaten saygı anlamı içerdiği için saygıyla arz edilmez. Arz etmek saygıyla sunmak demektir.
“Saygılarımla arz ederim.” => “Arz ederim.”
“Gereğinin yapılmasını bilgilerinize arz ederim.”

DİLEKÇEDEKİ ÖĞELERİN YERLEŞİMİ

Genel bir dilekçede 6 temel öğe vardır:

1) Tarih
2) Makam adı (ve gerekirse ili veya açık adresi.)
3) Konu metni
4) İmza
5) Dilekçeyi yazan kişinin adı
6) Dilekçeyi yazan kişinin adresi

Bu öğeler kenar boşlukları belirlendikten sonra içeride kalan alanda, hayali dış çerçeveye yaslanacak şekilde yerleştirilir.

İç bölgenin sağ üst kısmına dilekçenin tarihi GG.AA.YYYY biçiminde yazılır.

Sol alt bölgeye de dilekçeyi yazan kişinin adresi yazılır. Adres yazarken posta kodu biliniyorsa mahalle yazmaya gerek yoktur. Adres açık olmalıdır.

Konu metni kağıdın tam ortasına gelecek şekilde (belki biraz üst tarafta kalabilir) yazılır. Paragraflar girinti ile başlar.

Makam adı da konu metninin üst kısmına, arada normal paragraf boşluğundan biraz daha fazla boşluk kalacak şekilde yazılır ve hitap sonrasına virgül getirilir.

Konu metninin sağ alt tarafına, kenara çok yaklaşmayacak ve metinle arasında bir miktar boşluk kalacak şekilde imza atılır.

İmzanın hemen altına isim yazılır. İsim, soyadı büyük harflerle olacak şekilde yazılır.

Öğe aralarında bırakılacak boşluk miktarı, sayfanın görünümü bozulmayacak biçimde ayarlanabilir.

Bunların dışında ek belgelerin bir listesi yer alabilir. Dilekçe ile birlikte ek belgeler de veriliyorsa adres kısmının hemen üstünde bunlar belirtilmelidir.

Ek 1: 1 adet nüfus cüzdanı fotokopisi
Ek 2: 1 adet adli sicil kaydı

Konu metni içinde eklerin varlığından ve miktarından açıkça bahsediliyorsa bunları bu şekilde ayrıca belirtmeye gerek yoktur. Amaç yalnızca, ilgili makamı eklerin varlığından haberdar etmektir.

Dilekçede başvurulan makamın konu ile gerçekten ilgili olması gerekir. Aşağıdaki dilekçe örneğinde olduğu gibi, hayali makam gerçekten bu işle ilgili olmayabilir. Dilekçeyi, konunun hangi kurum ve makamla doğrudan ilgili olduğunu öğrendikten sonra yazmak gerekir. Eğer makam doğru değilse dilekçenizin işleme alınmayabilir.



31.03.2003






İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
ÇEVRE İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞINA,



Bakırköy ilçesi Yenice Mahallesinde yapılan kazılar sonucu çevre kirliliği oluşmuştur. Yaklaşık bir aydır, açılan çukurlar kapatılmadığı için yollarda çamur birikintileri oluşmuştur ve çukurlar cadde trafiğini olumsuz etkilemekte, çevre ve görüntü kirliliğine neden olmaktadır. Bu çukurların en kısa sürede kapatılması gereğini bilgilerinize arz ederim.




(İMZA BURADA)

Adı SOYADI










Adres:
Yenice Mah. Güzel Sok. No: XX/X
Bakırköy/İSTANBUL




TİYATRO NEDİR
(Kaynak: [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] )
Yaşanmış ya da yaşanabilecek olayların bir sahnede seyirci karşısında canlandırılmasıdır.

MÜZİKSİZ TİYATROLAR

TRAJEDİ: Genellikle tarihten alınan çok acıklı olayları anlatır. Kişiler seçkin insanlardır.

KOMEDİ: Olayların gülünç yönlerini anlatan ve güldürüp eğlendiren tiyatro türüdür.

DRAM: Hem acıklı hem de komik olayları anlatır. Konular günlük, yaşanmış olaylardan ve tarihten alınabilir.


MÜZİKLİ TİYATROLAR

OPERA: Sözlerin çoğu ya da tamamı koro halinde ve/veya solo şarkı olarak söylenen müzikli tiyatro türü.

OPERET: Basit konusu olan, biraz eğlenceli, genellikle halk için yazılmış, bir kısmı bestesiz sözlerden oluşan müzikli tiyatro eseridir.

VODVİL: Hareketli ve eğlenceli konusu olan içinde şarkılara yer verilen bir tiyatro türüdür.

BALE: Konuyu dans ve hareketlerle anlatan müzikli ve sözsüz tiyatro türüdür. (Belli bir konuyu anlatan dans türü olarak da tanımlanabilir.)
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türkçe Ders Notları Empty Geri: Türkçe Ders Notları

Mesaj tarafından Admin Çarş. Tem. 22, 2009 3:26 pm

TÜRK TİYATROSU

Türk tiyatrosu dört döneme ayrılabilir:


1. GENEL TİYATRO DÖNEMİ (HALK TİYATROSU)

Tanzimata kadar olan dönemdir. Karagöz, Ortaoyunu, Meddah, Seyirlik Köy Oyunları gibi oyunlar vardır.

KARAGÖZ: Karagöz, Hacivat ve diğer bazı karakterlerin kuklaları oynatılarak beyaz perdeye yansıtılır.

ORTAOYUNU: Bir metne bağlı olmadan seyicinin ortasında oynanan, tekerlemeler ve nüktelerin yer aldığı bir oyundur.

MEDDAH: Dekor olmadan bir sanatçının seyirci karşısında tek başına konuşarak sergilediği oyundur. Sanatçı güçlü benzetme, taklit ve mizah anlayışını kullanarak oyunu sergiler.

SEYİRLİK KÖY OYUNLARI: Daha çok köylerde özel günlerde ya da yılın belirli günlerinde yörenin yetenekli insanlarının sergilendiği bir oyundur. Oyun sırasında yörenin türküleri söylenir.


2. TANZİMAT VE İSTİBDAT DÖNEMİ

Batılı anlamda tiyatronun ülkemize geldiği dönemdir. Bu dönemde yönetimin baskılarına rağmentiyatro geliştirilmeye çalışılmıştır.


3. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

Yönetimin yumuşaması ve yasakların kaldırılası sonucu tiyatro gelişmeye başladı. İstanbul'da Darülbedayi (şimdiki İstanbul Şehir Tiyatroları) kuruldu ve ardından özel tiyatrolar kurulmaya başladı. Yıpratıcı savaşlar ve yetersiz eğitim sonucu tiyatro bu dönemde çok fazla gelişemedi.


4. CUMHURİYET DÖNEMİ

Türk Tiyatrosu en önemli gelişmeyi Cumhuriyet döneminde göstermiştir. Cumhuriyet sonrasında oluşan özgürlük ortamı kadınların da tiyatroya katılmasını sağlamış, sonradan büyük sanatçılar yetiştirecek Devlet Konservatuvarı açılmış, büyük illerde Devlet Tiyatroları kurulmuş ve zamanla özel tiyatrolar çoğalmıştır. Sonradan yine devletin desteği ile çocuk tiyatroları kurulmuştur.


EK
'-DE', '-DA' Ekleri ile 'DE', 'DA' Edatları Nasıl Yazılır?
Genelde "üzerinde", "esnasında" gibi anlamlar kullanılırken bu ifade bitişik yazılır. Ancak "dahi" anlamında kullanıldığında ve benzer durumlarda edat olur ve ayrı yazılır. Bu durumda -de, - da ekinin ayrı yazılmasından bahsedilemez, zira ayrı ise o zaten de, da edatıdır.

- Bende beş as var, sende ne var?
- Sen de (dahi) hile yaptın ya, helal olsun! (Bir de utanmadan söylüyor!)
Ek olan -de ve -da, eklendiği kelimenin bitimine göre ses değişikliğine uğrayabilir. (Aşağıdaki ilk yorumda "de" edatının "Güneş"e vurgu yaptığına dikkat edin.)
- Güneş de bugün pek bi' ısıtıyor!
- Evet, bu güneşte biraz daha kalırsak pişeceğiz!
- Markette ucuzluk varmış, sen de gelsene.
- 2005'te umduğumuzu bulamamıştık. 2006'da 'Ya kısmet!' diyelim!
'-Kİ' Eki ve 'Kİ' Bağlacının Yazılışı
Genel olarak sahiplik anlamındaki -Kİ eki bitişik yazılır, diğerleri ayrı yazılır. Hemen tüm eklerde olduğu gibi bu ek de eklendiği kelimeye ses bakımından uyum sağlayıp değişikliğe uğrayabilir.
- Seninki gene geç kaldı!
- İşe geç gelmediği gün var mı ki!
- İnternet hayatımızın derinliklerine kadar giriyor. Öyle ki yakında internete bağlanmayan elektrikli alet kalmayacak gibi! Hatta bazıları için günümüzdeki olmazsa olmazlardan. Sanırsınız ki bir yaşam(!) biçimi!
- Arkadaşlar, bugünkü dersimiz Türkçedeki imla kuralları.
- Hocam, geçen haftaki dersimiz de imla kurallarıydı!
- Öyle de evladım, bir türlü öğrenmediniz ki bu konuyu!
-
Dilimiz konusunda en doğru ve detaylı bilgilere TDK kaynaklarından ulaşabileceğinizi unutmayınız.
Admin
Admin
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 2831
Kayıt tarihi : 25/06/09
Nerden : İstanbul
Yaş : 33
Cinsiyet : Erkek

https://duygusuzifade.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz