Anlatım Biçimleri ve Özellikleri
:: Eğitim & Öğretim :: Dersler
1 sayfadaki 1 sayfası
Anlatım Biçimleri ve Özellikleri
ANLATIM BİÇİMLERİ VE ÖZELLİKLERİ
Anltım, bir kimseye bir şey hakkında bir şey söyleme, bir şey anlatma işidir. Bu söyleme ve anlatma gelişi güzel olmaz. Anlatımı yönlendiren, biçimlendiren yazarın amacıdır.bir
Bir yazar, acaba söz veya yazıyla başvururken neyi amaçlar? Kendini dinleyecek ya da okuyacak olanlar üzerinde nasıl bir etki yaratmak ister?
Konuşmaları ve yazıları bu sorular açısından değerlendirilenler başlıca şu amaçları saptamışlardır:
1)Bir şeyi açıklamak, bir düşünceyi aydınlatmak, bir durum ya da karakteri incelemek, bir terimi tanımlamak isteyebilir. Bu durumda yazarın amacı açıktır; Okuyucuya bilgi vermek.
2)Okuyucunun bir konuyu ya da olgu üzerindeki yerleşmiş duygu, düşünce, davranış ve kanılarını değiştirmeyi amaçlayabilir.
3)Duyduklarını, gördüklerini okuyucunun da duymasını, görmesini, kısaca izlenim kazanmasını isteyebilir.
4)Okuyucuya bir olayı oluşuyla birlikte gelişme halinde vermeyi amaçlayabilir. Bu, olmuş ya da olabilecek herhangi bir olay olabilir. Bundan yazarın amacı okuyucuyu olayın içine götürme, olayları oluş, gelişme ve zaman sırasına göre anlatmadır.
5)Bütün anlatımlarda genellikle bu dört ana amaçtan biri ya da birkaçı vardır.
2. ANLATIM BİÇİMLERİ
Anlatıma yön veren ve yukarıda belirtilen dört amaç, dört ayrı anlatım biçimi ortaya koymuştur.
Bunlar:
·Açıklayıcı anlatım biçimi
·Tartışmacı anlatım biçimi
·Betimleyici anlatım biçimi
·Öyküleyici anlatım biçimi
olarak belirtilebilir.
2.1. AÇIKLAYICI ANLATIM BİÇİMİ
Bilgilendirme amacıyla yazılan fikir yazılarında ve bilimsel eserlerde (ansiklopediler, ders kitapları, bilimsel yazılar… vb) kullanılan bir anlatım içimidir. Bu tür yazılar bir konuda bilgi vermek; bir konuyu öğrenmek amacı güder. Açıklama, günlük yaşamda herkesin başvurduğu yaygın bir anlatım biçimidir. Okullarda yöneticilerin tüzüklere ve yönetmeliklere dayanarak yaptıkları konuşmalar; derslerde öğretmenlerin yönelttikleri sorulara öğrencilerin verdiği cevaplar; subayların erlerini, ustaların çıraklarını yetiştirmek için yaptıkları tanımlamalar, verdikleri bilgiler birer açıklamadır. Birçok kimsenin sorduğu “Niçin?” “Nasıl?” “Neden?” gibi sorular açıklama ile karşılanabilir. Bu nedenle açıklama, genellikle “ bir konuyu aydınlatma, gün ışığına çıkarma” amacıyla kullanılır. Yani açıklama, üzerinde durulan konuyla ilgili bir sorunun cevabı niteliği taşır.
Örneğin;
·Toplumsal kalkınmada eğitimin rolü nedir, nasıldır?
·Klasisizm, Türk edebiyatında hangi dönemlerde etkili olmuştur?
·Edebiyatımızda tiyatro ne zaman Batılı bir özellik kazanmıştır?
·Uzay çalışmalarının teknolojideki gelişmelere katkısı var mıdır?
·Sanat sevgisi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Gelir düzeyi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Toplumsal şiir ile bireysel şiirin ayrıldığı noktalar nelerdir?
·Lirik şiirde şair, hangi duyguları ön plana çıkarır?
Bu gibi konularda yazma çalışmaları açıklayıcı anlatım ile yapılır. Bir atasözünün ya da özdeyişin genişletilmesi; edebiyat, sanat, dil… vb alanlarda bir sorunun açıklanması; bir sözcüğün, bir terimin tanımlanması gibi yazma çalışmaları hep açıklamaya dayalıdır. Bu anlatım biçiminde amaç, “bilgilendirme”, “öğretme” olduğunda düşünceyi geliştirebilmek daha etkili kılmak için “tanımlama, karşılaştırma, neden ve kanıt gösterme, tanık gösterme, örnekleme” gibi açıklama yöntemlerine başvurulur.
Açıklamanın iki ayrı türü vardır: Birincisi her tür kişisellikten sıyrılmış, nesnel bir yaklaşımla gerçekleştirilir; yani özneldir. Bu yol makale, fıkra, deneme, sohbet gibi düşünce yazılarında kullanılır.
Açıklayıcı Anlatım Biçimleri ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
MÖ. VI. yüzyılda başlayıp yüzyılımızın başına dek etkisini yoğun biçimde sürdüren türler arasında tiyatro, felsefe ve tarih vardır. İlkçağ tiyatrosu tragedya ve komedya diye ikiye ayrılır. Tragedya, bağbozumu tanrısı Dionysos adına düzenlenen törenlerden doğmuştur. Tragedyanın amacı, seyircide korku ve acıma duygusu uyandırmaktır. Bu da gerilimlerle sağlanır. Oyunun sonunda ise her şey çözüme kavuşur.
Bu parçada tiyatro, tarih ve felsefenin ortaya çıkışı, tragedyanın hemen bütün özellikleri bilgilendirmeye yönelik, açıklayıcı bir yöntemle, anlatılmıştır.
Örnek 2:
Herkes her şey olamaz. Nasıl iyi asker olmak için disiplin, iyi öğretmen olmak için bilgi, iyi tüccar olmak için para yeterli değilse, nasıl bütün mesleklerin, kendilerine göre biraz doğuştan gelme, çoğu da sonradan öğrenilen incelikleri varsa politikacıların da rastgele, herkesin beceremeyeceği yönleri vardır. Bunları becerebilen kimseler, on binlerce kişinin karşısına çıkıp nutuk söyleyebiliyor, binlerce kişinin elini sıkabiliyor, çömelip ayran içebiliyor…
Bu parçada politikacıda bulunan ve bulunması gereken özellikler açıklanmıştır.
2.2. TARTIŞMACI ANLATIM BİÇİMİ
Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çürütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılarda kullanılan anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir. Yazı ve yazınsal yaratılarda yer alan önemli anlatım biçimidir. Bu anlatım biçiminde üzerinde durulan düşünce, yargı ya da öneri ortaya konur. Sonra da düşüncenin neden doğru olmadığı, geçersiz olduğu tartışılır.
Doğal olarak tartışmanın amacı okurların belli bir konudaki kökleşmiş yargı ve kanılarını değiştirmek; onların da kendimiz gibi düşünmesini sağlamaktır. Bu anlatımda önce, ele alınan, ispatlanmak veya çürütülmek istenen düşünce açıklanır. Sonra bunun neden doğru olduğu veya olmadığı gerekçeleriyle tartışılır. Yazar bunları yaptıktan sonra kendi görüşünün haklı olduğunu ispata çalışır. Bazen sorular sorar ve bu sorulara cevaplar arar.
Tartışmada örneklendirme, karşılaştırma, tanımlama, tanık gösterme gibi yollara başvurulur. Tartışmada “düşünce ve kanıları değiştirme” amacı güdüldüğü için bu anlatım biçimiyle fikirsel ağırlıklı yazı türleri (deneme, eleştiri, sohbet, fıkra, makale… vb) ele alınır.
Tartışmacı Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
“… Politika “ahkâk kesmek” olsaydı, bunu becerebilecek o kadar çok insan bulunurdu ki Türkiye’de. Üniversite kürsüsünün yüksekliğinde ahkâm kesmek, üniforma zırhının gerisinde ahkâm kesmek gazete sütununun açıklığında ahkâm kesmek, büyük memur masasında ahkâm kesmek çok kolay. Hatta oralarda kesilen ahkâmın politikacılardaki düşüncelerden de parlak olduğu söylenebilir. Ama, onlarınki kadar gerçekçi ve yığınlarla bağlantılı olduğu söylenebilir mi?
Parçada “ahkâm kesmek” ile ilgili görüşler tartışmacı bir anlatımla ele alınmıştır.
Örnek 2:
Eskiden Türk hafif müziği, şimdilerde Türk pop müziği denilen şarkılar bir yanıyla müzik, öbür yanıyla şiir olması gereken yapıtlar değil midir? Bu şarkılara söz yazanlar, hak edilmemiş şöhretlere ulaşmanın yanı sıra, Türkçe’den milyonlar, milyarlar vururken biraz daha özen gösteremezler mi? Üstelik bunu söylerken herkesçe alay konusu edilen “Kıl oldum abi”leri, “Bandıra bandıra ye beni”leri kast etmiyorum…
Bu parçalarda konuya tek taraflı yaklaşıldığı görülmektedir. Yani ileriye sürülen düşüncelere karşı çıkılabilir. Bu nedenle bir tartışma konusu olabilecek konularda görüş açıklandığından bunlar tartışmacı anlatıma örnek oluştururlar.
3. BETİMLEYİCİ (TASVİR) ANLATIM BİÇİMİ
Betimleme, yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır. Görme, işitme, tatma, dokunma, koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama, bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır.
Betimleme, varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir. Varlıkların, eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp, göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur. Betimleme, bir bakıma varlıkların, nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir. Bu anlatım okuyucuların duygularına, hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile, varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister. Bunun için de bilinçli, titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer. Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler.
Ayrıntılar genelden özele ya da özelden genele doğru sıralanabilir. Sözgelimi bir kentin genel görünümünü anlattıktan sonra özellik taşıyan bir yapısını (hastane, kışla, park, cami…) ele almak genelden özele doğru bir betimlemedir. Bir hayvanın ilgiyi üstüne çeken gözlerinden başlayarak tüm gövdesini tanıtmak da özelden genele doğru bir betimlemedir.
3.1. Konuları Bakımından Betimleme Türleri
·İnsan betimlemesi
·Hayvan betimlemesi
·Eşya betimlemesi
·Manzara betimlemesi
·Olay betimlemesi
3.2. Amaçları Bakımından Betimleme Türleri
·Açıklayıcı – teknik betimleme
·Sanatsal – izlenimsel betimleme
Betimleyici Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Geri: Anlatım Biçimleri ve Özellikleri
ANLATIM BİÇİMLERİ VE ÖZELLİKLERİ
Anltım, bir kimseye bir şey hakkında bir şey söyleme, bir şey anlatma işidir. Bu söyleme ve anlatma gelişi güzel olmaz. Anlatımı yönlendiren, biçimlendiren yazarın amacıdır.bir
Bir yazar, acaba söz veya yazıyla başvururken neyi amaçlar? Kendini dinleyecek ya da okuyacak olanlar üzerinde nasıl bir etki yaratmak ister?
Konuşmaları ve yazıları bu sorular açısından değerlendirilenler başlıca şu amaçları saptamışlardır:
1)Bir şeyi açıklamak, bir düşünceyi aydınlatmak, bir durum ya da karakteri incelemek, bir terimi tanımlamak isteyebilir. Bu durumda yazarın amacı açıktır; Okuyucuya bilgi vermek.
2)Okuyucunun bir konuyu ya da olgu üzerindeki yerleşmiş duygu, düşünce, davranış ve kanılarını değiştirmeyi amaçlayabilir.
3)Duyduklarını, gördüklerini okuyucunun da duymasını, görmesini, kısaca izlenim kazanmasını isteyebilir.
4)Okuyucuya bir olayı oluşuyla birlikte gelişme halinde vermeyi amaçlayabilir. Bu, olmuş ya da olabilecek herhangi bir olay olabilir. Bundan yazarın amacı okuyucuyu olayın içine götürme, olayları oluş, gelişme ve zaman sırasına göre anlatmadır.
5)Bütün anlatımlarda genellikle bu dört ana amaçtan biri ya da birkaçı vardır.
2. ANLATIM BİÇİMLERİ
Anlatıma yön veren ve yukarıda belirtilen dört amaç, dört ayrı anlatım biçimi ortaya koymuştur.
Bunlar:
·Açıklayıcı anlatım biçimi
·Tartışmacı anlatım biçimi
·Betimleyici anlatım biçimi
·Öyküleyici anlatım biçimi
olarak belirtilebilir.
2.1. AÇIKLAYICI ANLATIM BİÇİMİ
Bilgilendirme amacıyla yazılan fikir yazılarında ve bilimsel eserlerde (ansiklopediler, ders kitapları, bilimsel yazılar… vb) kullanılan bir anlatım içimidir. Bu tür yazılar bir konuda bilgi vermek; bir konuyu öğrenmek amacı güder. Açıklama, günlük yaşamda herkesin başvurduğu yaygın bir anlatım biçimidir. Okullarda yöneticilerin tüzüklere ve yönetmeliklere dayanarak yaptıkları konuşmalar; derslerde öğretmenlerin yönelttikleri sorulara öğrencilerin verdiği cevaplar; subayların erlerini, ustaların çıraklarını yetiştirmek için yaptıkları tanımlamalar, verdikleri bilgiler birer açıklamadır. Birçok kimsenin sorduğu “Niçin?” “Nasıl?” “Neden?” gibi sorular açıklama ile karşılanabilir. Bu nedenle açıklama, genellikle “ bir konuyu aydınlatma, gün ışığına çıkarma” amacıyla kullanılır. Yani açıklama, üzerinde durulan konuyla ilgili bir sorunun cevabı niteliği taşır.
Örneğin;
·Toplumsal kalkınmada eğitimin rolü nedir, nasıldır?
·Klasisizm, Türk edebiyatında hangi dönemlerde etkili olmuştur?
·Edebiyatımızda tiyatro ne zaman Batılı bir özellik kazanmıştır?
·Uzay çalışmalarının teknolojideki gelişmelere katkısı var mıdır?
·Sanat sevgisi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Gelir düzeyi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Toplumsal şiir ile bireysel şiirin ayrıldığı noktalar nelerdir?
·Lirik şiirde şair, hangi duyguları ön plana çıkarır?
Bu gibi konularda yazma çalışmaları açıklayıcı anlatım ile yapılır. Bir atasözünün ya da özdeyişin genişletilmesi; edebiyat, sanat, dil… vb alanlarda bir sorunun açıklanması; bir sözcüğün, bir terimin tanımlanması gibi yazma çalışmaları hep açıklamaya dayalıdır. Bu anlatım biçiminde amaç, “bilgilendirme”, “öğretme” olduğunda düşünceyi geliştirebilmek daha etkili kılmak için “tanımlama, karşılaştırma, neden ve kanıt gösterme, tanık gösterme, örnekleme” gibi açıklama yöntemlerine başvurulur.
Açıklamanın iki ayrı türü vardır: Birincisi her tür kişisellikten sıyrılmış, nesnel bir yaklaşımla gerçekleştirilir; yani özneldir. Bu yol makale, fıkra, deneme, sohbet gibi düşünce yazılarında kullanılır.
Açıklayıcı Anlatım Biçimleri ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
MÖ. VI. yüzyılda başlayıp yüzyılımızın başına dek etkisini yoğun biçimde sürdüren türler arasında tiyatro, felsefe ve tarih vardır. İlkçağ tiyatrosu tragedya ve komedya diye ikiye ayrılır. Tragedya, bağbozumu tanrısı Dionysos adına düzenlenen törenlerden doğmuştur. Tragedyanın amacı, seyircide korku ve acıma duygusu uyandırmaktır. Bu da gerilimlerle sağlanır. Oyunun sonunda ise her şey çözüme kavuşur.
Bu parçada tiyatro, tarih ve felsefenin ortaya çıkışı, tragedyanın hemen bütün özellikleri bilgilendirmeye yönelik, açıklayıcı bir yöntemle, anlatılmıştır.
Örnek 2:
Herkes her şey olamaz. Nasıl iyi asker olmak için disiplin, iyi öğretmen olmak için bilgi, iyi tüccar olmak için para yeterli değilse, nasıl bütün mesleklerin, kendilerine göre biraz doğuştan gelme, çoğu da sonradan öğrenilen incelikleri varsa politikacıların da rastgele, herkesin beceremeyeceği yönleri vardır. Bunları becerebilen kimseler, on binlerce kişinin karşısına çıkıp nutuk söyleyebiliyor, binlerce kişinin elini sıkabiliyor, çömelip ayran içebiliyor…
Bu parçada politikacıda bulunan ve bulunması gereken özellikler açıklanmıştır.
2.2. TARTIŞMACI ANLATIM BİÇİMİ
Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çürütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılarda kullanılan anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir. Yazı ve yazınsal yaratılarda yer alan önemli anlatım biçimidir. Bu anlatım biçiminde üzerinde durulan düşünce, yargı ya da öneri ortaya konur. Sonra da düşüncenin neden doğru olmadığı, geçersiz olduğu tartışılır.
Doğal olarak tartışmanın amacı okurların belli bir konudaki kökleşmiş yargı ve kanılarını değiştirmek; onların da kendimiz gibi düşünmesini sağlamaktır. Bu anlatımda önce, ele alınan, ispatlanmak veya çürütülmek istenen düşünce açıklanır. Sonra bunun neden doğru olduğu veya olmadığı gerekçeleriyle tartışılır. Yazar bunları yaptıktan sonra kendi görüşünün haklı olduğunu ispata çalışır. Bazen sorular sorar ve bu sorulara cevaplar arar.
Tartışmada örneklendirme, karşılaştırma, tanımlama, tanık gösterme gibi yollara başvurulur. Tartışmada “düşünce ve kanıları değiştirme” amacı güdüldüğü için bu anlatım biçimiyle fikirsel ağırlıklı yazı türleri (deneme, eleştiri, sohbet, fıkra, makale… vb) ele alınır.
Tartışmacı Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
“… Politika “ahkâk kesmek” olsaydı, bunu becerebilecek o kadar çok insan bulunurdu ki Türkiye’de. Üniversite kürsüsünün yüksekliğinde ahkâm kesmek, üniforma zırhının gerisinde ahkâm kesmek gazete sütununun açıklığında ahkâm kesmek, büyük memur masasında ahkâm kesmek çok kolay. Hatta oralarda kesilen ahkâmın politikacılardaki düşüncelerden de parlak olduğu söylenebilir. Ama, onlarınki kadar gerçekçi ve yığınlarla bağlantılı olduğu söylenebilir mi?
Parçada “ahkâm kesmek” ile ilgili görüşler tartışmacı bir anlatımla ele alınmıştır.
Örnek 2:
Eskiden Türk hafif müziği, şimdilerde Türk pop müziği denilen şarkılar bir yanıyla müzik, öbür yanıyla şiir olması gereken yapıtlar değil midir? Bu şarkılara söz yazanlar, hak edilmemiş şöhretlere ulaşmanın yanı sıra, Türkçe’den milyonlar, milyarlar vururken biraz daha özen gösteremezler mi? Üstelik bunu söylerken herkesçe alay konusu edilen “Kıl oldum abi”leri, “Bandıra bandıra ye beni”leri kast etmiyorum…
Bu parçalarda konuya tek taraflı yaklaşıldığı görülmektedir. Yani ileriye sürülen düşüncelere karşı çıkılabilir. Bu nedenle bir tartışma konusu olabilecek konularda görüş açıklandığından bunlar tartışmacı anlatıma örnek oluştururlar.
3. BETİMLEYİCİ (TASVİR) ANLATIM BİÇİMİ
Betimleme, yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır. Görme, işitme, tatma, dokunma, koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama, bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır.
Betimleme, varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir. Varlıkların, eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp, göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur. Betimleme, bir bakıma varlıkların, nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir. Bu anlatım okuyucuların duygularına, hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile, varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister. Bunun için de bilinçli, titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer. Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler.
Ayrıntılar genelden özele ya da özelden genele doğru sıralanabilir. Sözgelimi bir kentin genel görünümünü anlattıktan sonra özellik taşıyan bir yapısını (hastane, kışla, park, cami…) ele almak genelden özele doğru bir betimlemedir. Bir hayvanın ilgiyi üstüne çeken gözlerinden başlayarak tüm gövdesini tanıtmak da özelden genele doğru bir betimlemedir.
3.1. Konuları Bakımından Betimleme Türleri
·İnsan betimlemesi
·Hayvan betimlemesi
·Eşya betimlemesi
·Manzara betimlemesi
·Olay betimlemesi
3.2. Amaçları Bakımından Betimleme Türleri
·Açıklayıcı – teknik betimleme
·Sanatsal – izlenimsel betimleme
Betimleyici Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Anltım, bir kimseye bir şey hakkında bir şey söyleme, bir şey anlatma işidir. Bu söyleme ve anlatma gelişi güzel olmaz. Anlatımı yönlendiren, biçimlendiren yazarın amacıdır.bir
Bir yazar, acaba söz veya yazıyla başvururken neyi amaçlar? Kendini dinleyecek ya da okuyacak olanlar üzerinde nasıl bir etki yaratmak ister?
Konuşmaları ve yazıları bu sorular açısından değerlendirilenler başlıca şu amaçları saptamışlardır:
1)Bir şeyi açıklamak, bir düşünceyi aydınlatmak, bir durum ya da karakteri incelemek, bir terimi tanımlamak isteyebilir. Bu durumda yazarın amacı açıktır; Okuyucuya bilgi vermek.
2)Okuyucunun bir konuyu ya da olgu üzerindeki yerleşmiş duygu, düşünce, davranış ve kanılarını değiştirmeyi amaçlayabilir.
3)Duyduklarını, gördüklerini okuyucunun da duymasını, görmesini, kısaca izlenim kazanmasını isteyebilir.
4)Okuyucuya bir olayı oluşuyla birlikte gelişme halinde vermeyi amaçlayabilir. Bu, olmuş ya da olabilecek herhangi bir olay olabilir. Bundan yazarın amacı okuyucuyu olayın içine götürme, olayları oluş, gelişme ve zaman sırasına göre anlatmadır.
5)Bütün anlatımlarda genellikle bu dört ana amaçtan biri ya da birkaçı vardır.
2. ANLATIM BİÇİMLERİ
Anlatıma yön veren ve yukarıda belirtilen dört amaç, dört ayrı anlatım biçimi ortaya koymuştur.
Bunlar:
·Açıklayıcı anlatım biçimi
·Tartışmacı anlatım biçimi
·Betimleyici anlatım biçimi
·Öyküleyici anlatım biçimi
olarak belirtilebilir.
2.1. AÇIKLAYICI ANLATIM BİÇİMİ
Bilgilendirme amacıyla yazılan fikir yazılarında ve bilimsel eserlerde (ansiklopediler, ders kitapları, bilimsel yazılar… vb) kullanılan bir anlatım içimidir. Bu tür yazılar bir konuda bilgi vermek; bir konuyu öğrenmek amacı güder. Açıklama, günlük yaşamda herkesin başvurduğu yaygın bir anlatım biçimidir. Okullarda yöneticilerin tüzüklere ve yönetmeliklere dayanarak yaptıkları konuşmalar; derslerde öğretmenlerin yönelttikleri sorulara öğrencilerin verdiği cevaplar; subayların erlerini, ustaların çıraklarını yetiştirmek için yaptıkları tanımlamalar, verdikleri bilgiler birer açıklamadır. Birçok kimsenin sorduğu “Niçin?” “Nasıl?” “Neden?” gibi sorular açıklama ile karşılanabilir. Bu nedenle açıklama, genellikle “ bir konuyu aydınlatma, gün ışığına çıkarma” amacıyla kullanılır. Yani açıklama, üzerinde durulan konuyla ilgili bir sorunun cevabı niteliği taşır.
Örneğin;
·Toplumsal kalkınmada eğitimin rolü nedir, nasıldır?
·Klasisizm, Türk edebiyatında hangi dönemlerde etkili olmuştur?
·Edebiyatımızda tiyatro ne zaman Batılı bir özellik kazanmıştır?
·Uzay çalışmalarının teknolojideki gelişmelere katkısı var mıdır?
·Sanat sevgisi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Gelir düzeyi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir?
·Toplumsal şiir ile bireysel şiirin ayrıldığı noktalar nelerdir?
·Lirik şiirde şair, hangi duyguları ön plana çıkarır?
Bu gibi konularda yazma çalışmaları açıklayıcı anlatım ile yapılır. Bir atasözünün ya da özdeyişin genişletilmesi; edebiyat, sanat, dil… vb alanlarda bir sorunun açıklanması; bir sözcüğün, bir terimin tanımlanması gibi yazma çalışmaları hep açıklamaya dayalıdır. Bu anlatım biçiminde amaç, “bilgilendirme”, “öğretme” olduğunda düşünceyi geliştirebilmek daha etkili kılmak için “tanımlama, karşılaştırma, neden ve kanıt gösterme, tanık gösterme, örnekleme” gibi açıklama yöntemlerine başvurulur.
Açıklamanın iki ayrı türü vardır: Birincisi her tür kişisellikten sıyrılmış, nesnel bir yaklaşımla gerçekleştirilir; yani özneldir. Bu yol makale, fıkra, deneme, sohbet gibi düşünce yazılarında kullanılır.
Açıklayıcı Anlatım Biçimleri ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
MÖ. VI. yüzyılda başlayıp yüzyılımızın başına dek etkisini yoğun biçimde sürdüren türler arasında tiyatro, felsefe ve tarih vardır. İlkçağ tiyatrosu tragedya ve komedya diye ikiye ayrılır. Tragedya, bağbozumu tanrısı Dionysos adına düzenlenen törenlerden doğmuştur. Tragedyanın amacı, seyircide korku ve acıma duygusu uyandırmaktır. Bu da gerilimlerle sağlanır. Oyunun sonunda ise her şey çözüme kavuşur.
Bu parçada tiyatro, tarih ve felsefenin ortaya çıkışı, tragedyanın hemen bütün özellikleri bilgilendirmeye yönelik, açıklayıcı bir yöntemle, anlatılmıştır.
Örnek 2:
Herkes her şey olamaz. Nasıl iyi asker olmak için disiplin, iyi öğretmen olmak için bilgi, iyi tüccar olmak için para yeterli değilse, nasıl bütün mesleklerin, kendilerine göre biraz doğuştan gelme, çoğu da sonradan öğrenilen incelikleri varsa politikacıların da rastgele, herkesin beceremeyeceği yönleri vardır. Bunları becerebilen kimseler, on binlerce kişinin karşısına çıkıp nutuk söyleyebiliyor, binlerce kişinin elini sıkabiliyor, çömelip ayran içebiliyor…
Bu parçada politikacıda bulunan ve bulunması gereken özellikler açıklanmıştır.
2.2. TARTIŞMACI ANLATIM BİÇİMİ
Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çürütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılarda kullanılan anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir. Yazı ve yazınsal yaratılarda yer alan önemli anlatım biçimidir. Bu anlatım biçiminde üzerinde durulan düşünce, yargı ya da öneri ortaya konur. Sonra da düşüncenin neden doğru olmadığı, geçersiz olduğu tartışılır.
Doğal olarak tartışmanın amacı okurların belli bir konudaki kökleşmiş yargı ve kanılarını değiştirmek; onların da kendimiz gibi düşünmesini sağlamaktır. Bu anlatımda önce, ele alınan, ispatlanmak veya çürütülmek istenen düşünce açıklanır. Sonra bunun neden doğru olduğu veya olmadığı gerekçeleriyle tartışılır. Yazar bunları yaptıktan sonra kendi görüşünün haklı olduğunu ispata çalışır. Bazen sorular sorar ve bu sorulara cevaplar arar.
Tartışmada örneklendirme, karşılaştırma, tanımlama, tanık gösterme gibi yollara başvurulur. Tartışmada “düşünce ve kanıları değiştirme” amacı güdüldüğü için bu anlatım biçimiyle fikirsel ağırlıklı yazı türleri (deneme, eleştiri, sohbet, fıkra, makale… vb) ele alınır.
Tartışmacı Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Örnek 1:
“… Politika “ahkâk kesmek” olsaydı, bunu becerebilecek o kadar çok insan bulunurdu ki Türkiye’de. Üniversite kürsüsünün yüksekliğinde ahkâm kesmek, üniforma zırhının gerisinde ahkâm kesmek gazete sütununun açıklığında ahkâm kesmek, büyük memur masasında ahkâm kesmek çok kolay. Hatta oralarda kesilen ahkâmın politikacılardaki düşüncelerden de parlak olduğu söylenebilir. Ama, onlarınki kadar gerçekçi ve yığınlarla bağlantılı olduğu söylenebilir mi?
Parçada “ahkâm kesmek” ile ilgili görüşler tartışmacı bir anlatımla ele alınmıştır.
Örnek 2:
Eskiden Türk hafif müziği, şimdilerde Türk pop müziği denilen şarkılar bir yanıyla müzik, öbür yanıyla şiir olması gereken yapıtlar değil midir? Bu şarkılara söz yazanlar, hak edilmemiş şöhretlere ulaşmanın yanı sıra, Türkçe’den milyonlar, milyarlar vururken biraz daha özen gösteremezler mi? Üstelik bunu söylerken herkesçe alay konusu edilen “Kıl oldum abi”leri, “Bandıra bandıra ye beni”leri kast etmiyorum…
Bu parçalarda konuya tek taraflı yaklaşıldığı görülmektedir. Yani ileriye sürülen düşüncelere karşı çıkılabilir. Bu nedenle bir tartışma konusu olabilecek konularda görüş açıklandığından bunlar tartışmacı anlatıma örnek oluştururlar.
3. BETİMLEYİCİ (TASVİR) ANLATIM BİÇİMİ
Betimleme, yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır. Görme, işitme, tatma, dokunma, koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama, bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır.
Betimleme, varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir. Varlıkların, eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp, göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur. Betimleme, bir bakıma varlıkların, nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir. Bu anlatım okuyucuların duygularına, hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile, varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister. Bunun için de bilinçli, titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer. Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler.
Ayrıntılar genelden özele ya da özelden genele doğru sıralanabilir. Sözgelimi bir kentin genel görünümünü anlattıktan sonra özellik taşıyan bir yapısını (hastane, kışla, park, cami…) ele almak genelden özele doğru bir betimlemedir. Bir hayvanın ilgiyi üstüne çeken gözlerinden başlayarak tüm gövdesini tanıtmak da özelden genele doğru bir betimlemedir.
3.1. Konuları Bakımından Betimleme Türleri
·İnsan betimlemesi
·Hayvan betimlemesi
·Eşya betimlemesi
·Manzara betimlemesi
·Olay betimlemesi
3.2. Amaçları Bakımından Betimleme Türleri
·Açıklayıcı – teknik betimleme
·Sanatsal – izlenimsel betimleme
Betimleyici Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler
Similar topics
» Halk Edebiyatı Nazım Biçimleri
» Tekke Edebiyatı Nazım Biçimleri
» ay ve özellikleri
» ay ve özellikleri
» Oğuz Destanının Özellikleri
» Tekke Edebiyatı Nazım Biçimleri
» ay ve özellikleri
» ay ve özellikleri
» Oğuz Destanının Özellikleri
:: Eğitim & Öğretim :: Dersler
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz